Dark'n Stars
İslam'ın Batıda ki Araştırması Yasak
Dark'n Stars
İslam'ın Batıda ki Araştırması Yasak
Dark'n Stars
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Dark'n Stars


 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 İslam'ın Batıda ki Araştırması

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Administratör
..:: уöηєтι¢ι ::..
..:: уöηєтι¢ι ::..
Administratör


Mesaj Sayısı : 828
Rep Gücü : 2103
Doğum tarihi : 20/02/93
Yaş : 31
Lakap : |__IssIz_AdaM__|

İslam'ın Batıda ki Araştırması Empty
MesajKonu: İslam'ın Batıda ki Araştırması   İslam'ın Batıda ki Araştırması I_icon_minitimePerş. Nis. 16, 2009 10:09 pm

İnsan hakları İslam`ın kuralı değil temelidir


Amerika`ya
düzenlenen 11 Eylül saldırılarının yıldönümünü geride bıraktığımız şu
günlerde Batılı ülkelerde İslam`ın terörle bağdaşlaştırılması yüzünden
korkular artarken, önemli bir "İslami insan hakları" örgütünün başkanı
İstanbul`daydı. İngiltere`de yaşayan İran asıllı Mesud Şadcari, 10 yıl
önce İngiltere`de kurduğu İslami İnsan Hakları Komisyonu(Islamic Human
Rights Comission-IHRC)`nun başkanı ve Türkiye`de bu güne kadar bir çok
inanç mağdurunun sorununu Uluslararası İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM)`ne
taşıyarak davaların olumlu sonuçlan- masında büyük rol oynamış biri.
Amerika`daki eğitim yıllarında Vietnam savaşı karşıtlığı yaşamındaki
mücadele sayfasını açarken bugün de `adaletsizliğe meydan okumayı`
adeta gençliğinde taşıdığı inançla savunuyor. Şadcari ile, yürüttüğü
mücadelenin sınırlarını ve `İslami insan hakları`nın ne anlama
geldiğini konuştuk.

11 EYLÜL İSLAM`A DA SALDIRI

Avrupa ve
Amerikan medyasında 9/11 olarak neredeyse hergün telaffuz edilen
sihirli rakamlar, yani bildiğimiz 11 Eylül, Şadcari`ye göre İslami
İnsan Hakları Örgütü`nün de asıl kuruluş tarihi. "Çünkü Amerika`ya
düzenlenen bu saldırılar, Müslümanlara ve İslam dinine yönelik
saldırıların ve yeni türeyen `İslamafobia`nın da başlangıcıdır" diyor.
Şadcari, amacını `adaletsizliğe meydan okumak` şeklinde özetlerken,
kime meydan okuyacağı sorusunda düğümleniyor herşey. Çünkü ona göre
asıl sorun İslam`ın gerçek anlamının bilinmiyor olması. Bunu bilmeyense
sadece Batı değil, İslam dünyasının ta kendisi.

NİÇİN BU AKTÖRLER SAHNEDE?

Şadcari,
Ortadoğu ülkelerinin hiçbirinde İslam`ın insan hakları anlayışının
bilinmediğini söylüyor. Yürüttükleri faaliyetlerin yüzde 80`inin bu
ülkelerle bağlantılı olduğunu belirten Şadcari şöyle devam ediyor:
"Müslüman hakları her yerde ihlal ediliyor. Hem Guantanamo, Ebu Gureyb
gibi gizli hapishanelerde hem de Müslümanların kendi ülkelerinde, kendi
elleriyle koydukları kanunlarla." Diğer yandan Şadcari, "İslam kanununu
uyguladıklarını iddia edenlerin eylemleri İslam`ı her zaman temsil
etmiyor" diyerek şu kritik sorunun Müslümanlar tarafından sorulması
gerektiğini vurguluyor: "Niçin bu aktörler sahnede?"

BAŞÖRTÜSÜ YARATILMIŞ SORUN

Türkiye`deki
başörtüsü sorunuyla ilgili bir rapor oluşturma hazırlığında olduklarını
söyleyen Şadcari, tüm bilimsel, araştırmalarına rağmen, sokaktaki
insandan en doğru bilgiyi edindiğini söylüyor. Biz başörtülü ve örtüsüz
muhabirlere bakıp gülümserken "Türkiye`de bu sorun, `yaratılmış` bir
sorundur. Oysa herkes yan yana barış içinde yaşayabiliyor. Sırf bu
yüzden Türkiye nice zeki ve yiğit kızını, oğlunu yitirdi" diyor.

İRANLILAR DAHA ÖZGÜR

İslam
ve insan haklarının tartışıldığı bir yerde, biz de geleneğe uyup İran`ı
soruyoruz. Şadcari "İran`da hem Türkiye`dekinden hem de
İngiltere`dekinden daha fazla oranda kadın sosyal yaşamda varlık
gösteriyor. Çoğu kez İranlı kadınlar İngiliz kadınlardan daha özgür."
diyor. Şadcari`nin bu sözleri bize ilginç gelmiyor. Çünkü geçmiş İran
seyahatlerimizde edindiğimiz izlenimler bunu doğrular nitelikte.
Örneğin Tahran`da araç sürücülerinin neredeyse yüzde 40`ı kadın. Ancak
kendisinden İran`ı ve Türkiye`yi karşılaştırmasını istediğimizde her
iki ülkenin de insan hakları konusunda atması gereken sayısız adımın
olduğunu vurguluyor.

İnsanlar Allah katında eşit haklara sahip

"Müslümanız
ancak evrenselciyiz. İnsan haklarının konuşulduğu bir alanda İslam`dan
bahsetmemek İslam`ın insan haklarıyla çeliştiğini kabullenmektir.
Gerçek anlam Allah`tadır. Sorumlu olduğumuz güçtedir. İnsan haklarında
eşitlik yasasını bütün ülkeler, kurumlar, yasaları koyanlar bir kural
olarak benimseyip önlerine koyarlar. Oysa İslam`ın kanununda böyle bir
yaptırıma veya kurala gerek yoktur. Çünkü eşitlik onun özünü teşkil
eder: Tüm insanlar Allah katında eşittir. Bu, insan hakları için
verdiğim mücadelede beni en çok etkileyen nokta ve vardığım en nihai
sonuçtur." Bu sözler, Şadcari`nin, "İnsan hakları mücadelesinde bugüne
kadar vardığınız en önemli sonuç nedir?" sorusuna verdiği, belki de tüm
röportajı özetleyen cevabı olarak hafızalarımıza kazındı.

Vietnam Savaşı karşıtlığından Müslüman hakları örgütüne

Massoud
Şadcari`in hayatı, 1960`lı yıllarda ABD`nin Berkeley Üniversitesi`nde
okurken Vietnam karşıtı gösterilere katılması ile değişmiş. "Kampüste
gözyaşı bombaları ile yaşardık, bu yüzden sürekli yanımızda mendil
bulundururduk. Savaşta en yakın arkadaşlarımı kaybettim. Bu bana
savaşın kötü yüzünü gösterdi" diyen Şadcari, buradan İngiltere`ye
gelerek çalışmalarına başlamış. 1997 yılında IHRC`yi kuran Şadcari`nin
en önemli özelliği İngiliz mahkemelerinde `bilirkişi` sıfatıyla
davalara müdahil olabilmesi. Yaklaşık 50 davada dosyanın seyrini
değiştiren Şadcari, İslami terminoloji üzerine yapılan açıklamalarda
danışmanlık yapıyor, savunma makamını destekleyici raporlar hazırlayıp
mahkemeye sunuyor. 17 bin gönüllüsü olan örgüt, `başörtüsü ve kamusal
alanda görünülürlüğü`, `Müslüman topluluğun sosyal kimliksizleştirme
karşısındaki durumu`, `anti terörizmdeki terörün adı` gibi raporlar
hazırlıyor.

Türkiye raporu BM`ye

Şadcari`nin Türkiye`de
yürüttüğü İslami insan hakları incelemesi şimdilik bir rapor şeklinde
olmasa da araştırma sonuçları olarak Birleşmiş Milletler`e sunulacak.
Mesud Şadcari`nin başkanlığında IHRC, daha önce Türkiye`de başörtüsüyle
ilgili Hüda Kaya ve Gül Aslan davalarınının AİHM`e taşınmasında ve
davaların olumlu sonuçlanmasında büyük rol oynamıştı. Özellikle üç
çocuk annesi Gül Aslan`ın davası dünya kamuoyunun da gündemine
oturmuştu.

HATİCE KILIÇ İSTANBUL
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://dark.nstars.org
 
İslam'ın Batıda ki Araştırması
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Dark'n Stars :: | Genel KonulaR | :: | Dinimizi Tanıyalım |-
Buraya geçin: